İLİMİZ MERKEZİNE ATANAN SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLER ONURUNA YEMEK VERİLDİ
Hakkâri İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İlimiz Merkezine atanan sözleşmeli öğretmenler onuruna akşam yemeği verdi.
Yemeğe Valimiz Sayın Cüneyit Orhan TOPRAK, eşleri Sayın Dr. Funda TOPRAK Hanımefendi, Dağ ve Komando Tugay Komutanı Muammer ALPER, Belediye Başkan Vekili Cüneyt EPCİM, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa BALIK, Vali Yardımcısı İdris KOÇ, İl Emniyet Müdürü Süleyman Suvat DİLBEROĞLU, İl Jandarma Komutan Yardımcısı Albay Yavuz ÖZTÜRK, İl Milli Eğitim Müdür Vekili Bilal GÜR, Müdür Yardımcıları Ali KORKMAZ ve Mustafa KAHRAMAN, Şube Müdürleri, okul idarecileri ve yeni atanan sözleşmeli öğretmenler katıldı.
Programda bir konuşma yapan Valimiz Sayın Cüneyit Orhan TOPRAK, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 2018-2019 eğitim ve öğretim yılında İlimiz geneline toplam 811 sözleşmeli öğretmen atandığını söyledi.
Bu öğretmenlerde 288’nin İlimiz Merkezine atandığını ifade eden Valimiz Sayın TOPRAK, şunları kaydetti:
"İlimizde toplam görev yapan 4.215 öğretmenden 1.580 tanesi sözleşmeli öğretmen. Öncelikle bu sene itibariyle göreve başlayan öğretmenlerimize mesleklerinin hayırlı olmasını diliyorum. Kendileri güzel bir meslekle iş hayatına başlayacaklar. Her zaman ifade ettiğim gibi bugünde bunu vurgulamadan geçemeyeceğim. Sadece ekmek parası, bir gelirim, kazancım olsun düşüncesiyle yapılacak bir meslek sahibi olmadınız. Tabi ki öncelikle gelir sahibi olmanız, yuva kurmanız, geçiminizi temin etmeniz, hayatınızı sürdürmeniz önemli bir faktör. Fakat mesleğiniz sadece bunu kapsamıyor çok daha fazlasını kapsıyor. Bazı meslekler hem kutsaldır, hem de kendine göre de bir özelliği bulunmaktadır. Kendimden örnek vermek gerekirse Valilik, Kaymakamlık bunlarda özel mesleklerdir. Sadece gelir olsun para kazayım diye yapılan işler değil. Hem temsil özelliğiyle hem vatandaşa hizmet etme özelliğiyle hem idarecilik boyutuyla hem topluma örnek olma önderlik yapma gibi özellikleriyle öne çıkar. Bunlardan bir tanesi ve belki de en önde olan öğretmenlik mesleğidir. Öğretmenlik mesleği topluma ve öğrencilerine örnek olma, yerine göre içinde bulunduğu sosyal ortamı ileriye taşımak, aydınlatmak, daha aydınlık geleceklere hazırlamak, ülkemizi emanet edeceğimiz çocuklarımızı en iyi şekilde hem ahlaken davranış yönünden, hem de eğitim ve bilgi yönünden geliştirmekle mükellef olmaları dolayısıyla özellikli meslek icra ediyorlar. İşte siz bugün bu manada meslek hayatınıza atılırken çok özel bir mesleğe de başlamış bulunuyorsunuz. Bunu bir kere aklımızdan hiçbir zaman çıkarmamamız gerekiyor. Gerek sınıflarımızda gerek sınıflarımızın dışında sadece öğrencilerin değil velilerin ve toplumun gözlerinin üzerinizde olduğunu hiçbir zaman unutmamanız ve buna göre de yaşamanız gerekiyor. İstediğimizi yapamıyoruz. Ben meslek hayatımda daha kot pantolonla görev yapmış olduğum İl ve İlçede beni gören olmadı. Bu topluma karşı göstermiş olduğum saygıdan dolayı yoksa kot pantolonu sevmediğimizden dolayı değil. Mademki gözler bizi temsil makamı, devletimizin temsilcisi veya kendilerine önder olarak sizler gibi görüyor bizim de evrensel olarak kabul edilmiş olan davranışları, ahlaki sorumlulukları, giyim kuşamımızı tertip düzenimizi buna göre sürdürmemiz gerekiyor."
Bir öğrencinin yanında bir çöpü yere atan bir öğretmenin en kötü öğretmen olduğunu ifade eden Valimiz Sayın TOPRAK, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Çünkü çocuk onu izliyor onu taklit edecek. Ama o çöpü yere atmayıp da cebimde saklayıp başka yerde bunu çöp kutusuna attığını gören bir çocuk veya bir banka kuyruğunda öne geçmeye hak yemeye çalışmayan bir öğretmenini gören çocuk, pırıl pırıl giyindiğini gören bir çocuk ona göre kendisini örnek alır. Ülkemizin, vatanımızın, milletimizin teminatı olacak bizi geleceğe, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkaracak olan evlatlarımız sizlere emanet. Bu toplum evlatlarını sizlere emanet etmiş bunu hiçbir zaman unutmayınız. Bu çocuklar sizlerin ellerinde şekillenecek. İkinci özel bir noktada sizler için. Hakkâri gibi bir yerde göreve başlamış olmanız. Bu da bir özellik herkese nasip olmaz. Belki ilk atandığınızda sizler veya çevreniz etkindiniz bunda Hakkâri’yi çektik, Hakkâri’ye gideceğiz diye. Belki korkanlarınız da olmuş olabilir. Fakat şunu söyleyeyim ki sizler gerçekten şanslınız. Eğitime, öğretime, bilgiye muhtaç, gelişime açık çocuklarımızla buluşmaya geldiniz. Benim Kaymakamlık hayatımla beraber 30 yıl hizmetim oldu. Bütün okullarda sorduğumuzda en çok hangi dersi seviyorsunuz diye genelde beden eğitimi derlerdi, biz de öyle derdik. Beklenen de budur. Fakat Hakkâri’de ben bu soruyu sorduğumda çok enteresan bir şekilde yüzde 80-90’nı matematik diyor. Yani bu kadar matematiksel düşünceyi seven gelişime ilerlemeye aç evlatlarımızla buluşmak üzere geldiniz. Ayrıca ülkemizin coğrafi, kültürel ve tarihi değerleri olarak çok güzel bir yer burası. İnsanların misafirperverliği, candanlığı, yabancıya karşı göstermiş oldukları yakınlık 16 yıl mülkiye müfettişliği yapmış ve ülkenin her yerinde bulunmuş birisi olarak söyleyebilirim ki hayatımda gördüğüm en insanı saran, kavrayan, bağrına basan, sahiplenen bir topluluğa gelmiş bulunuyorsunuz. Onun için bunları aklınızdan çıkarmadan mesleğinizin ortamınızın kıymetini bilerek evlatlarımızın değerinin farkında olarak inşallah bir meslek hayatı süreceksiniz. Yıllar sonra karşınıza general, doktor, hemşire, avukat ve benzeri meslek sahibi olarak çıkacaklar. Öğretmenliğinde her halde en güzel tarafı bu. İşte bunların hepsi beraber birleştiğinde Hakkâri de inşallah sizlerden çok verimli bir sezon ve sezonlar bekliyor. Ayrıca şunu da belirtmek istiyorum ki bu sözleşmeli öğretmenlik müessesesi belki devletimizin yapmış olduğu en önemli projelerden bir tanesi. Ben bunu her ortamda söylüyorum. Önceki Milli Eğitim Bakanımız onun dönemindeydi o geldiğinde kendisine de ifade ettim. Yani burada bir çocuğu alıp birinci sınıftan 5 senede 3-4 öğretmenin elinde yetiştirmenin bence hiçbir faydası yok, zararlıdır. O empatinin, duygu bağının kurulması lazım bunlar olmadan her sene yeni bir öğretmen herkes kaçma derdinde. Böyle bir şey eğitimi inanılmaz derecede baltalıyor. Devletimizin koymuş olduğu bu sistem bence mükemmel bir sistem. Herkes kendisini buna göre hazırlayacak, buna göre planlayacak hem psikolojik olarak hem fiziksel olarak her manada. Bunu sözleşmeli ve diğer öğretmenlerimiz için de söylüyorum. Gözü kesmiyorsa da bu işe girmeyecek. Sınavlardan önce sözleşmeliyi kabul edip neresi olursa olsun deyip göreve daha başlayıp başlamaz kimi bulalım da nasıl kaçalım derdine kesinlikle düşmeyin arkadaşlar. Öncelikle kendinize, milletinize, Hakkâri’ye ve öğrencilerinize saygınız varsa böyle bir düşünceyi aklınıza getirmeyin. Hakkâri’de ben böyle bir şeye izin vermiyorum, vermeyeceğim. Çünkü burada çocuklar dört gözle sizleri bekliyor. Siz de bu kutsal görevi yerine getirmek amacıyla her şeyi göze alarak buraya atandınız. Şunu da sevinerek söyleyebilirim ki bu oran tabi yüksek değil. Yani 1500-1600 öğretmen içerisinde herkes ben gideyim kaçayım durumunda değil. Ama bizi gördüğünüzde veya Sayın Bakanımız geldiğinde hemen yakalayıp elli tane mazeret sayıp gitme derdine düşmeyin arkadaşlar. Bu niyeti olanlar varsa zaten konsantreyi başta kaybediyorlar. Siz buraya planınızı, programınızı, perspektifinizi, çalışma düzeninizi, yaşama şartlarınızı ona göre ayarlayın. 5+1 olmak üzere 6 sene fedakarhane bir şekilde hizmet edecek modunda olun. Bu hem sizin, hem öğrencileriniz hem de veliler için güzel olan şeydir. Onun için enerjinizi bu tür huzursuz işlere harcamak yerine biraz önce sarf etmiş olduğum ne kadar önemli bir konumda olduğunuzu unutmadan işinize, öğrencilerinize konsantre olmanızı sizlerden rica ediyorum. Çünkü burası gerçekten son birkaç yılda gelen huzurla gidenlerin tayin olanların özlediği bize telefon açıp tekrar ortam olsa da gelsek dedikleri bir İl haline geldi. Herkese huzur veren bir İlimiz. Uçağımız da var Allah’a şükür. Hükümetimiz o zaman ki Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımızın büyük ilgileriyle terör örgütünün havaalanı yapılmasın diye 10-15 defa saldırmasına rağmen devletimiz buraya kararlılıkla havaalanını da yaptı. Her gün İstanbul, Ankara’ya da uçak var. Gerekirse hafta sonları veya ders saatlerinize göre gidiş gelişleriniz yapılır. Kendinizi buna ayarlayın. Böyle bir hayat tarzına şartlandırın ve huzur içerisinde öncelikle kendiniz rahat edin ondan sonra da öğrenci, veliler, halkımız ve bizler. Bu sene İlimiz Merkezinde göreve başlayan 288 arkadaşımıza meslekleri hayırlı uğurlu olsun diyorum. Çocuklarımıza, gençlerimize çok büyük katkılar sunacağınıza olan inancımı bir defa daha ifade etmek istiyorum. Sizlere güzel, başarılı, hayırlı bir eğitim öğretim yılı diliyorum."
Program, akşam yemeğinin ardından sona erdi.
