HAKKÂRİ ÜNİVERSİTESİ’NDE MEZUNİYET TÖRENİ
Valimiz Sayın Cüneyit Orhan TOPRAK, Hakkâri Üniversitesi tarafından düzenlenen 2017-2018 eğitim öğretim yılı mezuniyet törenine katıldı.
Çölemerik Meslek Yüksekokulu’nda düzenlenen törene Valimiz Sayın Cüneyit Orhan TOPRAK’ın yanı sıra eşleri Sayın Dr. Funda TOPRAK Hanımefendi, Dağ ve Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Emre TAYANÇ, Hakkâri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer PAKİŞ, Vali Yardımcısı Bekir ABACI, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Ferdi KORKMAZ, İl Emniyet Müdürü Süleyman Suvat DİLBEROĞLU, kurum müdürleri, üniversitenin akademik ve idari personelleri ile öğrenci ve velileri katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Hakkâri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer PAKİŞ, bir konuşma yaparak mezun olan öğrencilere hayatlarında başarılar diledi.
Törende konuşan Valimiz Sayın Cüneyit Orhan TOPRAK, mezun olmanın haklı gururunu yaşayan öğrencilerle bu mutluluğu, bu sevinci ve bu gururu paylaşmanın kendileri için de büyük bir mutluluk kaynağı olduğunu söyledi.
Valimiz Sayın TOPRAK, şunları kaydetti:
"Hakkâri’de belki istediğiniz fiziki şartlarda olmamakla beraber yine de elimizdeki imkânlarla, hocalarımızla, binalarla akademik kariyerinize ilk adımınızı attınız. 500 civarında arkadaşımız mezun oluyor. Mezun olan arkadaşlarımız için söylüyorum. Ön lisans ve lisans programlarını tamamlayarak üniversite mezunu sıfatıyla inşallah hayata atılacaksınız. Aydınlık geleceğimizin teminatı olan bu gençlerimiz, kendi geleceklerini inşa etme ve aynı zamanda da meslek edinme yolunda kendilerine çok büyük yardımı olan üniversite öğrenimini tamamlayarak inşallah hayata atılacaklar. Burada elde etmiş oldukları bilgiler, tecrübeler, hayata bakış açısı hayatları boyunca kendilerine yardımcı olacak. Üniversitemizde inşallah bundan sonra ki aşamalarda gerek akademisyen kadrosu, gerek yurtiçi ve yurtdışından yeni kazandırılacak öğrencilerimiz ve çoğunun ihalesi tamamlanıp inşaatı da başlayıp devam eden yeni binalarımızın da hizmete girmesiyle hiçbir eksiği olmadan inşallah bundan sonra çok daha verimli ve sosyal imkânları olan bir şekilde Türkiye’mize sizin gibi değerli mezunlar yetiştirmeye devam edecek. Hayata yeni bir donanımla atılmak üzeresiniz. Ben her zaman söylüyorum üniversite tabi ki bilgi edinmekle beraber insana öğrenmenin yolunu öğretir. Üniversite bitti diye öğrenme konunuzda kapanmıyor. Hangi branşta hangi dalda olursanız olun hızla değişen dünyaya ayak uydurabilmemiz için her gün kendimizi yenilememiz gerekiyor. İki günümüzün birbirine eşit olmaması gerekiyor. Eşit olursa geride kalırız ve hayatta da başarılı olamayız. Onun için devamlı surette genel kültür ve dünya gelişmeleri de dâhil olmak üzere her konuyla ilgili olmak durumundayız, çevremizle ilgili olmak durumundayız. Kendi mesleğimizle veya yaptığımız işe etrafımızda ve dünyada olan konuları birbirine bağlayarak güzel bir muhakeme sonucunda kararlarımız verip hayatımıza devam etmek durumundayız. Bugün sadece üniversiteyi bitiriyorsunuz fakat eğitim, öğretim ve bilgimizi artırma yönündeki faaliyetlerimiz hayat boyu devam edecek. Kendimizi yenilemek ve geliştirmek durumundayız."
Hayattan kazanmış olduğu tecrübeler ışığında öğrencilere bazı tavsiyelerde de bulunan Valimiz Sayın TOPRAK, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Öncelikle hayat felsefesi olarak insanlara ve fikirlere karşı hoşgörülü olmayı tavsiye ediyorum. Hoşgörü katsayımızı yüksek tutmamız gerekiyor. Her türlü konuda içimize kapanıp veya düşmanlık besleyecek bir noktaya gelmeden karşımızdakini anlamaya ve onun hangi sahiple bu davranışları yaptığına zaman ayırmanızı tavsiye ediyorum. Hoşgörüyle davrandığımız zaman hem kendimizde bir huzur olduğunu göreceğiz, mutlu olduğumuzu göreceğiz. Hem de karşımızdaki insanlar tarafından daha fazla kabul edileceğiz. Ve böylece de ortaya çıkan sinerjiyle hem kendimize hem karşımıza daha pozitif daha olumlu bir insan olarak yansıyacağız. Ön yargılardan uzak durmanızı tavsiye ediyorum. Herkesin kendine göre bir fikri görüşü tabi ki olabilir. Fakat yüzde yüz bu doğruymuş karşımızdakiler yanlışmış şeklinde hayata başlamamanızı tavsiye ediyorum. Ön yargı olduğu zaman gerçeği de göremeyiz arkadaşlar. Kafamız bir noktaya kitlenmiştir karşıdaki fikirlerden hangisinin doğru noktaları olduğunu görme imkânımız kalmaz ve eğer yanlış yolda da ilerliyorsak bu yanlış ömür boyu devam eder. Onun için atomu bile parçalamaktan zor olduğu söylenen ön yargıları bizim parçalamamız gerekir. Makul bir şekilde anlayıp dinleyip doğruyu yanlışı özgür bir kafayla değerlendirmemiz gerekiyor. Çünkü kafamızdakini doğru, herkesi yanlış kabul edersek hem kendimize zarar veririz hem de hayatta başarılı olamayız. Hayatımızın her alanında adaletli ve merhametli olmak durumundayız. Adaletli olmak her şeyin başıdır. Adalet dediğimde bunu bir hâkim savcı olup da mahkemedeki bir adalet olarak algılamayın. Bir aile içindeki mal paylaşımından bir dönerciden aldığımız ekmeğin paylaşımına kadar adaletli olmamız gerekiyor. Bence eşitlikten de önce gelmektedir adalet. Farklı ortamlarda eşitlik değişebilir. Fakat adalet değişmez, adil olmak değişmez. Kısa vadede zarar ediyoruz gibi görseniz bile orta ve uzun vadede adaletli, hoşgörülü, ön yargısız davrandığınız zaman mutlaka kazanırsınız. Ben bunları hayatımda yaşadığım tecrübelere dayanarak söylüyorum. Doğrudan ayrılmadığınız zaman adaletten sapmadığınız, başkasının hakkına hukukuna göz dikmediğiniz, haksızlıklara da engel olmaya çabaladığınız sürece bilin ki kısa vadede olmazsa bile orta veya uzun vadede mutlaka bunun karşılığını alırsınız. Tabi bütün bunların olabilmesi için ahlak zemininin oturması gerekiyor. Temel olarak kabul edeceğimiz ahlak olmadığı zaman üzerinde ne düşünürseniz ne yaparsanız yapın hiçbir işe yaramaz. Ahlak temelli olmadığı sürece yaptığınız işin hiçbir kıymeti yoktur. Bir konu dada sorgulayıcı olmamız gerekiyor. Bir şey önünüze konduğu zaman nerden gelirse gelsin ister Vali söylesin, ister Emniyet Müdürü söylesin, ister hocalarınız söylesin kafanıza yatmadığı zaman tam şekilde oturmadığı zaman bunu araştırın. Karşınızdaki muhatabınıza da bunu sorun tamamen buna kani olana kadar. Çünkü artık bilgi çağını yaşıyoruz. Bir buçuk iki senede bir dünyadaki bilgi ikiye katlanıyor. Bu korkunç bir rakam. Bundan 200 sene önce daha araba bile yokken bırakın uçağı, bilgisayarı şimdi iki senede bir hatta 18 ayda bir söylüyorlar ikiye katlayacak derecede bir bilgi çağındayız. Onun için doğruyu bulabilmek vatanımızı, milletimizi daha yukarıya taşımak için araştırma ruhuna sahip olmamız gerekiyor. Bir de görev heyecanımızı, iş heyecanımızı ve yaşama heyecanımızı kaybetmeyelim. 30 sene 40 senede aynı işi yapsanız işinize aynı heyecanla gitmeniz gerekir. Yoksa ne kendisine nede başkasına faydası olmaz. Hiçbir zaman ümidimizi hiçbir konuda kaybetmeyelim, her zaman her şeyi daha güzel hale getirmeye çaba sarf edelim. Sözlerime son verirken eğitime sunmuş oldukları katkılarından dolayı başta Rektör Bey olmak üzere bütün hocalarımıza teşekkür ediyorum. Hepinizin yolu ve bahtı açık olsun. Mezuniyetleriniz hayırlar getirsin diyorum, hepinizi Allah’a emanet ediyorum. "
Daha sonra Valimiz Sayın Cüneyit Orhan TOPRAK ve beraberindeki protokol üyeleri tarafından öğrenim gördükleri bölümleri birincilikle tamamlayan öğrencilere başarı belgeleri verildi.
Program Valimiz Sayın TOPRAK’ın, Çölemerik Meslek Yüksekokulu İnşaat Teknolojisi Bölümü ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencileri tarafından hazırlanan yılsonu sergisini gezmesiyle sona erdi.
